Kemal Sunal’a vefatının 25’nci yılında kabri başında anma

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan merasime, Sunal’ın ailesi, yakınları, sevenleri ve dostları katıldı.

Sanatçının eşi Gül Sunal, eşine duyulan sevgiden ötürü çok memnun olduğunu lisana getirerek, “Herkeste sahiden çok yüksek sevgi ve bağlılık görüyorum. Hala bizim yanımızda olanlara çok teşekkür ediyorum. Biz Kemal’i her gün anıyoruz çünkü o ailemizin reisi ve aramızda yok. Bundan ötürü da benim için vakit ağır geçiyor. Hatta artık geçmemeye başladı. Gitgide daha fazla zorlandığımı hissediyorum. Allah’tan çocuklar, torunlar, sizler varsınız ve böylelikle vakti doldurmaya çalışıyorum.” diye konuştu.

Sunal’ın kızı Ezo Sunal da dostlarının kendilerini 25 yıldır yalnız bırakmadığını belirterek, “Buraya gelmeden evvel bir arkadaşım aradı ve bana, ‘Dedem 82, küçük yeğenim ise 5 yaşında ve her ikisi de babanın sinemalarını izliyor.’ dedi. Galiba bu durum bu türlü devam edecek zira ben de babamı hala birebir coşkuyla izliyorum. Herhalde bu dünya tarihinde de çok fazla görülen bir örnek değil. Münasebetiyle bu sevgi ve coşku benim için ölümsüzlüğü bulmakla eşit pahaya sahip.” dedi.

“5-6 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARINA KEMAL SUNAL’I TANITAN BEŞERLER GÖRÜYORUM”

Usta oyuncunun oğlu Ali Sunal ise her sene biraz daha yorucu olduğunu söz etti.

Kendilerini yalnız bırakmayanlara teşekkür eden Sunal, hislerini şu sözlerle paylaştı:

“İnsan galiba yaş aldıkça gitgide daha çok duygusallaşıyor. Hepimiz yaşamak için bir misyon buluyoruz. Ben de çocuklarıma Kemal dedelerini anlatıyorum. Onu hiç tanımıyorlar, hiç görmediler lakin onu çok seviyorlar. Babama karşı duyulan inanılmaz sevgi, onu kaybetmemizden 25 sene sonra bile tıpkı süratle, birebir şiddette devam ediyor. Kalbi bir vazife olarak 5-6 yaşındaki çocuklarına Kemal Sunal’ı tanıtan, sinemalarını seyrettiren beşerler görüyorum. Kemal Sunal sevenlere de buradan ayrıyeten çok teşekkür ediyorum.”

“KEMAL SUNAL, SİNEMA VE DAHA GÜZEL SİNEMALAR ÇEKMEK İÇİN KENDİSİNİ FEDA ETMİŞ GERÇEK SANATÇIDIR”

Sanatçı Ulvi Alacakaptan, Kemal Sunal’ın hak ettiği kıymeti göremediğini söyledi.

Sunal’ın işine son derece hürmet duyan bir oyuncu olduğunun altını çizen Alacakaptan, “Ben öğrencilerime şu tavsiyede bulunuyorum: ‘Ünlü olacaksanız, Kemal Sunal üzere olun.’ Seyircinin Kemal Sunal’a haksızlık ettiğini düşünüyorum. Onu yalnızca belli sinemalarda görmek ve hatırlamak istediler, meğer o öbür sinemalar de yapmak istiyordu. Bizim seyircimiz biraz tembeldir ve onun bu talebine ne yazık ki karşı çıkmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.

Alacakaptan, kendisi için Sunal’ın en hoş sinemasının “Propaganda” olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Onun kimi kaygıları, fobileri vardı. Bunlardan birisi de uçağa binmekti. Kemal Sunal, o kadar büyük sanatçıydı ki bu korkusuna karşın Ali Özgentürk’ün ‘Balalayka’ sinemasında oynamak için uçağa binmeyi bile kabul etmişti. Ne yazık ki bütün bu süreçte heyecanlandı, kalp krizi geçirdi ve vefat etti. O, kendi kaygılarını hiçe sayarak sinema için bu bedeli ödedi. Kemal Sunal, sinema ve daha uygun sinemalar çekmek için kendisini feda etmiş gerçek sanatçıdır.”

patronlardunyasi.com