Otomobil alacaklar dikkat: İkinci el araçların fiyatı sıfır araç fiyatlarını geçti

Otomotiv kesimi pandemiyle birlikte fiyat istikrarının en çok bozulduğu dallardan birisi oldu. Uzun bir periyot bayilerde liste fiyatının üzerinde satışlar gerçekleşti. Bugünlerde ise Avrupa’daki emisyon geçişi ve azalan talep üzere sebeplerle bayiler adeta sıfır arabayla dolup taşıyor. Yeni oyuncuların pazara girmesiyle artan rekabet ortamı da, markaların araç fiyatlarını liste fiyatının çok altında satmasını sağlıyor. Gerçek bir örnek; bugün liste fiyatı 1 milyon 407 bin TL olan giriş donanımlı Volkswagen Polo’yu bayiden 950 bin TL’ye teslim alabiliyorsunuz. Lakin, pandemiden beri işlerin yolunda gitmediği bir piyasa var; ikinci el araç piyasası.

KISIR DÖNGÜ ÜZERE

Hürriyet’ten Taylan Özgür Lisan’ın haberine nazaran; bayilerde liste fiyatının çok altında satılan sıfır araçların birebiri, hatta biraz kilometre yapmış olanları ikinci el araç platformlarında gerçek fiyatının çok üzerinde satışa çıkarılıyor. Alışılmış ki bu araçlar, yüksek fiyatlardan zorla satılmıyor fakat kelam konusu siteler “referans” alındığı için ikinci el araç piyasasında balonu şişirmeye devam ediyor. Başka yandan, fazla araştırmadan tüketicilerin yüksek fiyattan ikinci el satın almasına neden olarak mağduriyetler yaratabiliyor. Uzmanlara nazaran, yaşanan sorun hem markaların internet sitelerine koyduğu liste fiyatlarında hem de piyasayı geriden takip eden ikinci el araç platformlarında.

BAYİLERİ GEZİP KARŞILAŞTIRDIK

Biz de geçen hafta İstanbul’daki bayileri dolaşıp sıfır araçlar için fiyat teklifleri aldık ve sonrasında bunları ikinci el araç platformlarıyla karşılaştırdık. Ortaya çıkan farkın büyüklüğü şaşırtan oldu. 1 milyon 480 bin TL fiyat verilen bir arabanın (Opel Astra GS) birebiri ikinci el araç platformunda 1.5 milyon TL’den 1 milyon 730 bin TL’ye kadar ilana konulmuş durumda. Tekrar, bayide en üst donanımı 1 milyon 270 bin TL’den satılan öteki bir arabanın (Opel Corsa GS) kilometre yapmasına karşın ikinci el fiyatı 1.3 milyon TL’den 1.4 milyon TL’ye kadar ikinci el araç platformunda ilana konuluyor. Farklı markalarda da durum misal. Bayide 1 milyon 370 bin TL’den satılan bir arabanın (Toyota Corolla Vision Plus) fiyatı ikinci elde 1.4 milyon TL’den başlıyor 1.5 milyon TL’ye kadar uzanıyor.

LİSTE FİYATLARI YANILTIYOR MU

Ticaret Bakanlığı, sıfır ve ikinci el araç piyasasındaki fiyat dengesizliklerinin ve tüketici mağduriyetlerinin önüne geçmek için değerli düzenlemeler getirdi. Bir arabanın sıfır liste fiyatının üzerinde ikinci el araç sitelerinde ilana konulması yasak. Lakin, artık sorun tam bu noktada başlıyor. Zira, uzun müddettir bayilerde liste fiyatında araç satılmıyor. Fiyatlar markaların açıkladığı resmi fiyatların çok altında alıcı buluyor. İkinci ele ise liste fiyatları yazıldığı için makas giderek açılıyor. Hatta bugünlerde pek çok bayi araçların başına fiyatını bile koymuyor. Tabi ki, bayiler kârlılıklarından feragat ederek fiyatları düşürüyor fakat ortaya çıkan 200, 300 hatta 400 bin TL’lik büyük farklar hem tüketicide hem de ikinci el piyasasında önemli bozulmalar yarabiliyor. Bu noktada bayilerin liste fiyatı belirlerken daha şeffaf bir aralık belirtmeleri gerekliliği doğuyor.

“FİYATLAR DÜŞÜŞ EĞİLİMİNDE”

Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Dr. Naim Çetintürk, “Şahıslar piyasayı takip etmediği için aracını satışa koyarken liste fiyatlarını referans alıyor. Lakin araçlar artık çoklukla liste fiyatının altında satılıyor. Burada markalar ile bayiler ortasında belli bir marj var. Sakarya’da aldığın fiyatla İstanbul’da aldığın fiyat bile farklı oluyor. Münasebetiyle artık liste fiyatları gerçekliği yansıtmıyor. Markalar bu noktada araç fiyatlarıyla ilgili daha şeffaf olmalı. Örneğin, aylık bazda aracın satıldığı fiyat aralığını verebilirler” dedi.

İŞTE FARKIN ÜÇ TEMEL SEBEBİ

İkinci el araç fiyatlarının hala sıfır kilometre araçlardan yüksek olmasının 3 temel sebebi olduğunu belirten Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, “Sıfır araç fiyatlarındaki kampanya tesiri ve ikinci el satıcılarının piyasa güncellemelerine geç adapte olması, bu fiyat dengesizliğini doğuruyor. Lakin, piyasadaki arz-talep istikrarı vakitle ikinci el fiyatlarının da daha gerçekçi düzeylere gelmesini sağlayacaktır” dedi. Yalçın, ortaya çıkan dengesizliğin 3 temel sebebini ise şöyle sıraladı:

-Kampanyalar ve gerçek satış fiyatları: Markalar, sıfır kilometre araçlarda çeşitli kampanyalar düzenliyor ve liste fiyatının çok altında satışlar gerçekleşiyor. Lakin ikinci el ilan verenler, bayide pazarlıkla elde edilen düşük fiyatları değil, liste fiyatlarına yakın sayıları baz alarak ilan oluşturuyor. Bu durumda, sıfır kilometrede oluşan gerçek fiyat ile ikinci el fiyatları ortasında aksi bir fark ortaya çıkıyor.

-Liste fiyatlarının referans alınması: İkinci el ilan sitelerinde, sıfır km liste fiyatının üzerinde ikinci el fiyatı yazmak yasal olarak mümkün değil. Lakin, liste fiyatları artık gerçeği yansıtmadığı için yüksekte kalıyor. Aracını satmak isteyenler de bu fiyatları ikinci el olarak referans alıyor. Birebir araba bayide liste fiyatının 200 bin TL altına, 1.2 milyon TL’ye satılırken ikinci elde 1.4 milyon TL’ye ilana konuluyor.

-Tüketici algısı ve fiyat güncellenmemesi: İkinci el araç satanlar, fiyatlarını piyasanın aktüel dinamiklerine nazaran sık sık revize etmeyebiliyor. Sıfır araçlara yönelik kampanyalar ve süratli fiyat değişimleri nedeniyle, ikinci el fiyatları bir müddet daha yüksek kalabiliyor.

TAYSAD’DAN İTHAL ARAÇ ORANI UYARISI: ‘ACİL TEŞVİK GEREKLİ’

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Lideri Albert Saydam, yaptığı yazılı açıklamada Türkiye’nin 2025 yılında otomotiv ihracatında yüzde 10’luk bir kayıp yaşayabileceğini belirtti. Saydam, “Otomotiv dalı, toplamda 37.2 milyar dolarlık bir ihracat geliri elde ederek olumlu bir performans sergilese de bunun sürdürülebilirliği bir tehdit noktası olarak karşımızda duruyor. Avrupa Birliği’nin regülasyon değişiklikleri ve ana endüstrilerden yeni platform ve projeler alamamamız nedeniyle 2025 yılı ihracatımızda yüzde 10’luk bir küçülme olacağını ön görüyoruz” dedi.

İç pazarda yüzde 70’i bulan ithalat oranının yerli üretim için tehdit oluşturmaya devam ettiğini belirten Saydam, “Çözüm olarak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknoloji yatırımlarını artırmak ve katma pahalı üretime yönelmek gerekiyor. Ayrıyeten, yerli üretimin iç pazardaki hissesini artırmak için devlet takviyeli teşvik programları ve ithalatı dengeleyici düzenlemeler hayata geçirilmeli. Global regülasyonlara ahenk sağlamak ismine Ar-Ge yatırımları artırılmalı ve firmaların dijitalleşme süreçleri desteklenmelidir. Şayet Türkiye olarak daha rekabetçi olmak istiyorsak, 1.5 milyon adetlik iç pazar gayesi ve yüzde 70 yerlilik oranını yakalamalıyız. Şu anki tablo, bizim için büyük bir ikaz niteliği taşıyor” tabirlerini kullandı.

SIFIR ARABA YILA HUDUTLU ARTIRIMLA BAŞLADI

Şubat ayı ile birlikte 2025 model yılına ilişkin sıfır kilometre arabalar Türkiye’de satışa çıkmaya ve bayilerden teslim edilmeye başladı. Neredeyse her model yılı geçişinde yıllık enflasyon, personellik, kur iddiaları, üretim ve kesim maliyetleri üzere sebeplerle yeni modellere uygulanan yüzde 5-15’lik artışlar bu sene görülmedi. Yapılan artırımlar enflasyonun altında kalınca aslında gerçek fiyatlar gerilemeye devam etmiş oldu. Düşük ve orta segmentte model yılı kaynaklı fiyat artışlarının bu sene çok sonlu kaldığı görüldü. Türkiye’de en çok satılan sıfır kilometre arabalarda 2025 model yılı fiyat farkı yaklaşık yüzde 3 olarak gerçekleşti. Hatırlanacak olursa 2025’in ocak ayında otomotivin de bulunduğu ulaştırma kümesi enflasyonu yüzde 7.8 olarak açıklanmıştı.

patronlardunyasi.com