Metro Türkiye, Samsun’da yetiştirilen Türk somonunu sofraya ve restoran menülerine taşıyacak
Necla DALAN / SAMSUN
Türk mutfak kültürünü muhafazayı ve sürdürülebilirliği odağına koyan Metro Türkiye, uzun müddettir balık türleninin korunmasına ait projeler geliştiriyor. Biyolojik çeşitliliğin korunması ve balık popülasyonlarının gelecek kuşaklara de kalabilmesini amaçlayan Metro Türkiye, bu çerçevede Türk somonunu kendi markası altında süren birinci şirket oldu. Metro Türkiye, Metro Premium markasıyla Türk somonunu tezgaha taşıdı.
Parlak Su Eserleri ve Skretting Türkiye iş paydaşlığıyla, Samsun’un Yakakent ilçesinde yetiştirilen Metro Premium Türk Somonu, deniz balığı oranı azaltılarak ve alg yağı kullanılarak yapılan özel yemlerle beslenmesi sayesinde denizlerin geleceğine de katkı sağlıyor.
250 TON DENİZ BALIĞI YEM OLMAKTAN KURTULDU
Metro Türkiye, balıkta Omega 3 yağ asitlerinin bedellerinin artmasını sağlayan bu yemin kullanılmasıyla birinci yıl 350 ton balık hasadı gerçekleştirdi. Bu yem sayesinde 250 ton deniz balığının kurtarılmasına katkıda bulunulmuş olacak.
Metro Türkiye Satın Alma Yöneticisi Hamit Baykal, Parlak Su Eserleri Genel Müdürü Sezgin Arslan ve Skretting Türkiye Genel Müdürü Ziya Özaydın ile Türk somonunun yetiştirildiği balık çiftliğini ve sürece tesislerini gezdik.
HAMİT BAYKAL: 227 KALİTE SÜRECİNDEN GEÇİYOR
Türkiye’de balıkçılığın sürdürülebilirliğini desteklemeye ve balık tüketimini artırmaya odaklandıklarını belirten Hamit Baykal, “Balığı sadece ticari bir eser olarak değil gelecek kuşaklara bırakılması gereken paha olarak görüyoruz” dedi. 15 yıldır çeşitli sürdürülebilir balıkçılık projeleri yürüttüklerini kaydeden Baykal, şöyle devam etti:
“2023 bilgilerine nazaran Türkiye’de kişi başı balık tüketimi 7.2 kilogram. Bu oran Avrupa’da ortalama 25, dünyada 22 kilogram civarında. Balık pazarı yüzde 18 büyüdü. Biz tonaj olarak dört yılda iki kat büyüdük. 2021 yılında Metro Premium levrek ve çipura ile başlattığımız ‘Yediği Önünde, Yemediği Yarında’ projemizde, Türkiye’de bir birinci olarak balıkların alg yağlı balık yemi ile beslenmesini sağlayarak, deniz balıklarının gelecek jenerasyonlara kalmasına katkı sağlıyoruz. Sürdürülebilir balıkçılık anlayışıyla artık de üretimi ve ihracatı son yıllarda hayli yükselen Türk somonunu kendi markamızla sunmaya başladık. Metro Premium Türk Somonu, etrafa olan katkısının yanı sıra sofralara kalite ve garanti de taşıyor. Toplamda 227 farklı kalite denetim sürecinden geçerek reyonlara ulaşan Metro Premium Türk Somonu, 2017 yılından bu yana balıkta sunduğumuz izlenebilirlik imkanıyla tüketicilere üretim sürecinin de yüzde 100 şeffaflıkla aktarılabilmesini sağlıyor. Hedefimiz bilinirliği ve tüketimi de ülkemizde artmaya başlayan bu pahalı balığın profesyonel mutfaklarda daha fazla kullanılır olmasını sağlamak. Bununla birlikte, yetiştirilirken uyguladığımız tekniklerle denizlerimizde ekosistemin korunmasına verdiğimiz katkıyı artırırken, lezzeti sağlam bir halde sunabilmek.”
NORVEÇ SOMONUNA NAZARAN DAHA UYGUN FİYATI VAR
Hayvan refahına değer verdiklerini ve balıkların yetiştirdiği kafeslerde metreküp başına 8 ila 10 kilogram ortasında balık bulunduğunu da kaydeden Hamit Baykal, “Bu sayede balıkların ferah bir ortamda büyüyerek daha az gerilime girmeleri sağlanıyor ve daha memnun ve lezzetli balıklar elde ediliyor. Yeme içme bölümünün en yakın iş ortaklarından biri olarak hizmet veren Metro Türkiye, tüm yıl sofralarda olabilmesini sağlamak ismine Türk somonunu taze, donuk ve füme olarak reyonlarına taşıdı. Norveç somonunun fuyatı 500-550 TL bandında… Bizim eserimiz 300-330 TL olacak. Türk somonunun daha fazla restoran menüsüne girebilmesi ismine Metro Türkiye olarak ülkemizin birinci gastronomi keşif platformu olarak 10 yıl evvel hayata geçirdiği Gastronometro’da özel tanım çalışmalarını yürütüyoruz. Türk somonunu en güzel tanımlarla profesyonel mutfaklara taşımaya kararlıyız” diye konuştu.
ERZİNCAN’DA 20 MİLYON TON YUMURTAYLA ÜRETİM YAPILIYOR, BALIKLAR SAMSUN’A GETİRİLİYOR
Metro Premium Türk somonunun farklı bir üretim seyahati var. Parlak Su Eserleri Genel Müdürü Sezgin Arslan, bu seyahati şöyle anlattı:
“Öncelikle bir balık çiftliğinin kurulması için resmi onaylar gerekiyor. 4 bin tonluk bir teknolojik bir tesis için 7-8 milyon dolar yatırım gerekiyor. Somon tuzlu sularda yumurtlayamıyor. Tatlı sulara gitmeleri gerekiyor. Yumurtlama göl yahut baraj göllerinde oluyor. Biz Erzincan’da kiraladığımız tesislerde onlara oksijenli su ortamı yaratıyoruz. Erzurum’da 20 milyon adet yumurtayla üretim yapıyoruz. Yavruları özel tasarım araçlarla taşıyoruz. Yumurtadan işlemeye giden süreç 23-24 ayı buluyor.
Arslan, Türk somonunun 500 milyon dolarlık bir ihracat geliri olduğunu, en çok Rusya’ya ihraç edildiğini de kelamlarına ekledi.
Skretting Türkiye’nin Genel Müdürü Ziya Özaydın da şirketin Hollanda merkezli olduğunu, Norveç’te Ar-Ge merkezi olduğunu ve Türkiye’de Muğla Milas’ta üretim yaptıklarını anlattı.
patronlardunyasi.com
